Uzun zamandan beri ilk defa vuruyorum kalemimi kağıdıma,
Oysa yemin etmiştim bir daha hiç yazmamaya,
Ellerim dolu can kırıklıklarımla geliyorum sana.
Anlaşılmazlığa doğru mu yürüyorum,
Yoksa bilinen gerçek çoktan anlaşılmış mı hiç bilmiyorum.
Üşüyorum, hem de çok üşüyorum.
Kokuna sarıldığım bir ceket işte öylece kalıyorum
Sevgi değil aşk değil bocalamak desen değil…
Kafa karışıklığı, oyun içinde dolanıp durma karmaşası…
İstemiyorum, evet evet istemiyorum.
Bir daha can kırıklıkları istemiyorum.
Bir sen var bende senden ötürü, bilinmezlik içinde dolanıp duruyorum…